Günümüzde su depoları, hayatımızın her alanında yer almaktadır. Bu depolar, tasarruf sağlamalarının yanı sıra acil durumlarda da hayat kurtarıcı rol oynamaktadır. Örneğin, su depoları yangın anında kullanılmak üzere tasarlanabilir. Birçok binada, yangın durumunda ilk müdahaleyi yapabilmek için su depoları bulundurulur. Bazı sistemlerde yağmur suyu toplama sistemleri ile birleştirilerek, yağmur suyu bu depolarda biriktirilip daha sonra kullanılmak üzere saklanır.
Yağmur suyu toplama sistemleri, su tasarrufu konusunda büyük bir rol oynar. Özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde su sıkıntıları yaşanabileceği öngörülmektedir. Cape Town gibi su sıkıntısı yaşayan şehirlerin mevcut durumları, bu sistemlerin önemini daha da artırmaktadır. Sydney ise bu potansiyel sorunla başa çıkmak için şehrin belirli noktalarına yağmur suyu depolama istasyonları kurarak önemli bir adım atmıştır. Bu örnek, yağmur suyu toplama sistemlerinin, gelecekte yaşanabilecek su sorunlarının önüne geçebilecek sistemler arasında görüldüğünü göstermektedir.
Su depoları, farklı kullanım alanlarına göre kolayca kategorize edilebilir. Bu depoların sadece su depolamakla kalmadığını, aynı zamanda diğer sıvı ve gıdaları da depolayabildiğini bilmek önemlidir. Depolanan içeriğin kategorize edilmesi de oldukça kolaydır. Su depoları genellikle mavi ve beyaz renk seçenekleriyle sunulur. İki farklı sıvı veya gıda depolamak isteyen markalar, farklı renkteki depoları tercih ederek renkler aracılığıyla içeriği kategorize edebilir. Daha fazla çeşit depolamak isteyen markalar ise etiketleme yöntemi ile depoladıkları ürünleri kolaylıkla sınıflandırabilirler.
Su depolarında depolanan sıvı veya gıdaların bir yerden başka bir yere taşınması da oldukça önemlidir. Özellikle direkt olarak hammadde satan markalar için taşınabilir özellik, su depolarını oldukça kullanışlı kılar. Ayrıca, kimyasal madde veya kimyasal karışımların depolanması da ayrı bir öneme sahiptir. Kimyasal maddelerin kendilerine özgü doğaları nedeniyle, depolama sırasında açığa ısı ve gaz çıkarmaları gibi durumlar göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle, depolanmak istenen kimyasal maddenin özelliklerine uygun depo seçimi yapmak gereklidir. Örneğin, plastik su depoları +50 derece sıcaklığa kadar çalışabilirken, paslanmaz çelikten üretilen su depoları +80 dereceye kadar dayanabilir.
